TÜRKİYE’DE ŞİRKETLERİN TASFİYESİ
GİRİŞ
Şirketler hukuku bağlamında tasfiyenin sözlük anlamı bir ticaret kuruluşunun batması, kapanması gibi nedenlerle hesapların kesilerek ortada kalan maldan ve paradan alacaklılara paylarına düşen miktarın verilmesidir. Tasfiye bir süreçtir ve bu süreç şirketin sona ermesiyle başlayıp, şirket ünvanının sicilden silinmesi ile sona erer. Bu bültende ülkemizde en çok tercih edilen şirket tipleri olan limited şirket ve anonim şirketlerin tasfiye süreçleri ile yabancı merkezli şirketlerin ülkemizde mukim şubelerinin tasfiyesi sürecine ve işbu sürecin doğurduğu hukuki sonuçlara değineceğiz.
ŞİRKETLERİN TASFİYESİ
Tasfiye, ticari hayatın içinde olan ve sıklıkla rastlanılan ciddi bir prosedürdür. Tasfiye sürecinin başlaması ile şirket alacaklı durumunda olan kişilere paylarını verecek ve şirketin finansal değeri kaybolacak biçimde çözülmeye gidilecektir. Bu maddi süreçte finansal tabloya işlenmiş olan tüm değerler nakite çevrilecek, şirketin alacakları tahsil edilecek ve nihayetinde şirketin borçları ödenip üçüncü kişilerle kurulmuş ticari ilişkiler sona erdirilecektir. Tasfiye sürecinin sonunda ise şirketin kayıtları ilgili sicillerden silinecek ve faaliyetlerine son verilip hesapları kapanacaktır. Şirket tasfiye halinde iken tüzel kişiliğini koruyacaktır ancak ticaret unvanının başına “tasfiye halinde” ibaresi eklenecektir. Tasfiyenin sona ermesiyle şirketin de tüzel kişiliği sona ermiş olacaktır. ( tasfiye sırasında şirket tüzel kişiliğini pay sahipleri ve üçüncü kişiler bakımından korumaktadır.)
- ANONİM ŞİRKETLERDE TASFİYE
Ticaret hayatında dönemin ihtiyaçları ve AB’ye uyum yasaları göz önüne alınarak, anonim şirketlerde tasfiye süreci ve işleyişi 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda anonim şirket ve ortaklıklar adına özel olarak düzenlenmiştir. Eski TTK tasfiye konusunu tüm şirket türleri bakımından genel bir düzenlemeye tabii tutmuşken, uygulamada şirketlerin yapısal olarak değişiklikler göstermesi bazı uyuşmazlıkların ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Bu uyuşmazlıkların engellenip, ticari hayatın korunabilmesi için anonim şirketlerin tasfiyesi köklü bir değişikliğe uğramış ve nihayetinde ayrı bir bölüm olarak mevzuatımızda düzenlenmiştir.
Anonim ortaklık, pay sahiplerinden bağımsız bir tüzel kişiliği olan bir hukuki şahıstır. Söz konusu hukuki kişilik ticaret sicilinden silinme ile sona erer. Anonim ortaklığın bitimi işlemlerin sona ermesi ile başlar ve daha sonrasında tasfiye işlemlerine girişilir.
Anonim şirketin sona erme hallerini TTK m.529 hükmünde verilen bilgiler doğrultusunda açıklayacak olursak:
- Sürenin sona ermesine rağmen işlere fiilen devam etmek suretiyle belirsiz süreli hale gelmemişse, esas sözleşmede öngörülen sürenin sona ermesiyle,
- İşletme konusunun gerçekleşmesiyle veya gerçekleşmesinin imkansız hale gelmesiyle,
- Esas sözleşmede öngörülmüş herhangi bir sona erme sebebinin gerçekleşmesiyle,
- Gerekli usul kurallarına (TTK m.421) uygun olarak alınan genel kurul kararıyla
- Şirketin iflasına karar verilmesiyle,
- Kanunlarda anonim şirket için öngörülen diğer sona erme hallerinde,
- Gerekli organların tanınan zaman içinde kurulamaması veya uzun süreden beri bulundurulmaması hallerinde mahkeme kararı ile, (anonim şirketin feshi)
- Haklı nedenlerin varlığı halinde mahkemeye başvurularak alınan mahkeme kararı ile, sona erer. (her ortak şirketin feshini isteyebilir)
*Sona erme sebepleri ile sicilden terkin zamanı arasındaki süreç, tasfiye süreci olarak adlandırılmaktadır. Sürecin başlangıcında Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne şirket sonra erme bildirimi yapılır ve bu bildirim tasfiye sürecine girildiğini gösterir.
I.a. ANONİM ŞİRKETLERDE TASFİYE BAŞLANGICI
Ticari ortamda her şirketin kurulum ve işleyiş amacı ekonomik anlamda değer kazanmak iken tasfiye sürecine girmiş olan bir şirketin amacı alacakların korunması ve kalan şirket malvarlıklarını pay sahiplerine dağıtmak olacaktır. Tasfiye amacında olan şirketlerin işlemlerini doğru bir şekilde gerçekleştirebilmeleri amacıyla kanun koyucu tasfiye prosedürünü uygulayacak memurların atanmasını zorunlu hale getirmiştir. Tasfiye memurlarının atanması TTK m. 536/1-2’ de düzenlenmiştir.
TTK’ ya göre memurları; esas sözleşme, genel kurul kararı, kanunla atama veya istisnai bir yol olan mahkeme kararıyla atama şeklinde atanıp, göreve başlarlar. Ayrıca memurlar pay sahipleri veya üçüncü kişiler arasından seçilebilirler.
Atanma ile adeta bu şirketin bir organı haline gelen memurlar, ilk olarak şirketin durumunu gözden geçirir; alacakları, borçları ve malvarlığını inceleyip, şirketin bütün hesaplarını toplarlar. Bu incelemelerden sonra şirketin ekonomik durumu ve malvarlıklarını kapsayan envanter ve bilanço çıkarırlar. Raporların tümünü anonim şirket genel kurulunun onayına sunulur. Genel kurulun onayından sonra tasfiye memurları şirket evrakları ve defterlerine el koyarlar. Tasfiye memurlarının şirkete karşı, kanundan ve vekalet ilişkisinden kaynaklanan bir sadakat ve özen yükümlülüğü vardır. Tasfiye sırasında ve sonrasında şirket ile ilgili sırları saklamakla yükümlüdürler.
Şirket organları tasfiye sürecinde de varlığını devam ettirmekte, bu süreçte hak elde edip borç altına girebilmektedir.
Anonim Şirket Alacaklıları
Tasfiye memurları incelemiş oldukları evraklardan şirket alacaklısı olan kişileri tespit eder ve bu kişilere alacaklarını bildirmek için davetiye çıkarırlar.
Aynı zamanda belgelerden anlaşılamayan diğer alacaklılar için ilan yoluyla çağrılma yapılır. Kişiler bu çağrıya herhangi bir cevap vermezler ise memurlar, alacakları bakanlıkça belirlenmiş olan banka hesabına yatırır ve alacak orada depo edilir.
- Anonim Şirketin Mallarının Borçlarından Az Olduğu Durumda:
Tasfiye memurları bu durumu anonim şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine bildirmelidir. Bu bildiriden sonra mahkeme şirketin iflasının açılmasına karar verecektir.
- Anonim Şirketin Mallarının Borçlarından Fazla Olduğu Durumda:
Tasfiye memurları, tasfiye işlemlerinden kalan bu fazla parayı şirket adına bir banka hesabına yatıracaktır.
- Anonim Şirketin Muaccel Olmamış Borçları Olduğu Durumda:
Vadesi henüz gelmemiş borçlar derhal ödenir, alacaklının ödemeyi kabul etmeme gibi bir hakkı mevcut değildir.
- Anonim Şirketin Mallarının Satılması:
Mallar tasfiye sürecinde tasfiye memurları tarafından pazarlık usulüyle satılabilecektir, malların toptan şekilde satılabilmesi için genel kurul kararı alınabilir.
A.II. ANONİM ŞİRKETLERDE TASFİYE BİTİMİ
Yukarıda anlatılan sürecin sonunda tasfiye edilmiş şirketin borçlarını ödemesi ve pay bedellerinin geri verilmesinden sonra da elinde malvarlığı bulunduruyor olabilir. Şirketin esas sözleşmesinde aksi kararlaştırılmamış ise kalan malvarlığı pay sahipleri arasında ödedikleri sermayeler ve imtiyaz hakları oranında dağıtılacaktır. Alacaklılara üç kez çağrı yapılacaktır ve bu çağrıların üstünden bir yıl geçmedikçe kalan varlıklar dağıtılamayacaktır. Söz konusu süre alacaklıları koruyan emredici nitelikte bir hükümdür. Ancak mahkemenin kararı ile bu dağıtım alacaklılara zarar vermediği sürece bir senelik süre indirilebilecektir.
- LİMİTED ŞİRKETLERDE TASFİYE
TTK m. 573’teki düzenlemeye göre limited şirket, bir veya birden fazla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan ve esas sermayesi belirli olan bir şirket türüdür. Limited şirketin tasfiyesi konusu yukarıda da değinmiş olduğumuz, anonim şirketin tasfiyesine büyük ölçüde benzemektedir.
Limited şirketin sona ermesi ve ardından gelen tasfiye süreci, şirketin tasfiyesi için gerekli olan sona erme sebebinin çıkmasından başlar ve şirketin ticaret sicili kayıtlarından terkin edilmesine kadar devam eder.
Limited şirket tasfiyesi, gerekli olan sona erme sebeplerinin varlığında tüm hesaplarının kapanması anlamına gelmektedir. Bu sona erme bildirimi ticaret siciline yapılır ve o andan itibaren şirket tasfiye sürecine girmiş bulunmaktadır. Tasfiye sürecinde şirketin belli başlı görevleri vardır ve bunların kurallara uygun şekilde tamamlanması durumunda tasfiye işlemi gerçekleşmiş olur ve şirketin ticaret sicilinden kaydı silinir.
TTK m.636 hükmüne göre limited şirketlerin sona erme halleri:
- Şirket sözleşmesinde öngörülen sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesiyle,
- Genel kurul kararı ile,
- İflasın açılması ile,
- Kanunda öngörülen diğer sona erme hallerinde,
- Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli olan organlarının biri mevcut değilse veya genel kurul toplanmıyorsa, mahkemenin belirlemiş olduğu sürede kanuna uygun hale getirilmemiş ise mahkeme şirketin feshine karar verebilir.
- Haklı sebeplerin varlığında her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir.
II.a. Limited Şirketlerde Tasfiye Başlangıcı
Limited şirketin tasfiye süreci yukarıda belirtilen sona erme hallerinden birinin gerçekleşmesi üzerine başlayacaktır. Limited şirket tasfiyesi konusu 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve 28541 Resmî Gazete numaralı Ticaret Sicil Yönetmeliği hükümlerinde açıkça düzenlenmiştir. Kanun bize limited şirket tasfiyesi konusunda anonim şirketlere ilişkin hükümlere bakmamızı emreder. Bu hükümler niteliği uygun düştüğü ölçüde somut olaylara uygulanır.
Tasfiye süreci; limited ortaklığın yarım kalan işlerinin sonlandırılması, ortaklığın malvarlığının paraya çevrilmesi ve alacaklılara borçlarının ödenmesi, ortaklık alacaklarının tahsili ve en sonunda artan bakiye ile ortakların pay değerlerinin ödenmesiyle ortaklığın ticari hayattan silinmesi şeklinde devam eder. Bu işlemleri şirketin bir organıymış gibi yürütmesi adına tasfiye memurları göreve atanır. Şirketin durumunu belirten envanter ve bilanço düzenlenir ve genel kurulun onayına sunulur. Tasfiye memurları genel kurulun onayını aldıktan sonra şirketin envanterde yazılan tüm defter mal ve belgelere el koyarlar.
Şirketin süreçteki olağan işleri genel olarak anonim şirket ile aynıdır. Tasfiye memurları şirketin süregelen işlerinden başlamış olanları tamamlayacak, pay bedellerinin henüz ödenmemiş olanları tahsil edecek ve aktifleri paraya çevirecektir. Şirket tasfiye sürecinde tüzel kişiliğini kaybetmeyecek yalnızca ticaret unvanının başına “tasfiye halinde” ibaresi eklenecektir. Şirketin organları, memurların yapamadığı işlemleri yapacak, yetkileri tasfiye amacıyla sınırlandırılacaktır.
Süreç alacakların dağıtımı, borçların tahsili amacıyla hareket edecek ve bunların sonucunda kalan malvarlığı belirli oranlarda ortaklara dağıtılacaktır.
Limited Şirket Alacaklıları
Belge ve defterler incelendiğinde alacaklı olduğu belirlenen kişilere şirketin sona erdiği taahhütlü mektupla ilan edilir, alacaklarını tasfiye memurlarına bildirmek üzere davet edilirler. Ancak defter ve belgelerden adresi anlaşılmayan diğer alacaklılar için Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde ve şirketin kendi internet sitesinde bir hafta aralıklarla üç kez ilan edilir ve alacaklarını tasfiye memurlarına bildirmeleri için davet edilir.
- Alacaklılardan Cevap Gelmediği Durumda:
Kesin olarak alacaklı olduğu bilinen kişileri alacakları Gümrük ve Ticaret Bakanlğı tarafından belirlenen bir banka hesabında depo edilir.
- Şirketin Borçlarının Malvarlığından Fazla Olduğu Durumda:
Tasfiye memurları durumu şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine bildirir. Mahkeme iflasın açılması kararını verecektir.
- Şirketin Malvarlığının Borçlarından Fazla Olduğu Durumda:
Tasfiye memurları, tasfiye sırasında elde edilen paranın şirketin rutin harcamaları dışında kalan miktarını bir bankaya şirket adına yatıracaktır.
- Limited Şirketin Muaccel Olmamış Borçlarının Olduğu Durumda:
Borçlar muaccel olmasa da derhal ödenecektir ve alacaklıların bu ödemeye herhangi bir itirazı olamaz. Ancak burada ödeme, Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı oran üzerinden iskonto edilerek yapılır. İskontosu mümkün olmayan alacaklar hemen denmek zorunda değildir ve alacaklıların kabul etme zorunluluğu da yoktur.
- Limited Şirketlerde Malların Satılması:
Gerekli olan hallerde şirketin malları tasfiye memurları tarafından pazarlık usulüyle satılabilir. Büyük miktardaki malların satımı için genel kurulun karar alması gerekmektedir.
II.b. LİMİTED ŞİRKETLERDE TASFİYE BİTİMİ
Tasfiye sürecinin bitiminde şirketin hesabında malvarlığı kalırsa bu tutar pay sahipleri arasında sermaye ve imtiyaz hakları oranında dağıtılacaktır. (Şirket esas sözleşmesi konuyla ilgili farklı bir düzenlemede bulunmuş olabilir.)
Alacaklara yapılan üç çağrının üzerinden altı ay geçmemiş ise bu tutarın pay sahiplerine dağıtılması söz konusu olamaz. Ancak mahkeme bunun alacaklılar nezdinde herhangi bir tehlike oluşturmadığını tespit ederse aksi kararını verebilir. Esas sözleşme ve genel kurul kararında farklı bir düzenleme bulunmuyorsa bu paylar parasal olarak dağıtılır.
Tasfiyenin en sonunda sivil memurlarından silme işlemi talep edilir ve bunun sonucunda şirkete ait ticaret unvanı sicilden silinecektir.
ANONİM ŞİRKET & LİMİTED ŞİRKET TASFİYESİNDE GEREKLİ EVRAKLAR
Tasfiyeye Giriş Halinde:
Sona erme genel kurul kararı ile olmuşsa noter onaylı karar örneği |
Diğer sebeplerden ötürü sona ermişse bunun evrakı |
Tasfiye memurlarının imza beyannameleri |
Bazı A.Ş. türleri için Bakanlık özel izni |
Tasfiye memurları YK veya GK’dan değilse görevi kabul ettiklerine dair beyan |
Tasfiye Sonu Halinde:
Genel Kurulun onayladığı son ve kesin bilanço |
Noter onaylı Genel Kurul kararı örneği |
Alacaklılara toplam 3 kere birer hafta arayla usulüne uygun 3’er kere davet yapıldığına ilişkin belge veya sicil gazetesi |
- YURTDIŞI MERKEZLİ ŞİRKETLERİN TÜRKİYE’DEKİ ŞUBELERİNİN TASFİYESİ
Asıl olarak yurtdışında faaliyet gösteren şirketler, yürüttükleri faaliyetlerin yoğunluğu arttıkça işlerini merkezden ayrı, yarı bağımsız birimler olan şubeler aracılığıyla takip etmektedirler. Söz konusu birimlerin Türkiye şubelerinin kapanış ve tasfiye sürecinde yapılması gerekenleri ele alalım.
Şube kapanışı için yapılacak olan ilk işlem, Merkezi Sicil Kayıt Sistemi üzerinden tasfiyeye girişe ve tasfiye sonuna ilişkin ayrı ayrı kayıt oluşturularak talep numarası ile İstanbul Ticaret Odası ilgili Bölge Temsilciliği’ne hitaben yazılacak bir dilekçe ve gerekli belgelerle başvuruda bulunulmalıdır.
Tasfiyeye Giriş Süreci
Tasfiyeye giriş için gerekli olan belgeler sırasıyla belirtecek olursak:
- Şirket merkezinin yetkili organının tasfiyeye girişe ilişkin kararı alınmalıdır. Kararın aslı veya çevirisi yapılmış iki nüshası, bu belgenin, yabancı şirketin tabi bulunduğu ülkedeki noterler tarafından ve o ülkedeki Türk Konsolosluğu’nda veya “Yabancı Resmî Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılması Sözleşmesi” hükümlerine göre tasdik ettirilmesi ve noter onaylı Türkçe çevirisi ile İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne verilmesi zorunludur.
- Tasfiye memurunun tasfiye halinde şube unvanı altında TTK’nın 40. maddesine göre düzenlenmiş imza beyannamesi,
- Tasfiye memurunun T.C. kimlik numarası dökümü,
- Tasfiye memurunun görevi kabul ettiğine dair noter onaylı imzalı belge,
- Tasfiyeye girişin tescili sonrasında tasfiye süresinin uzamasını önlemek adına, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde alacaklılara çağrıya ait ilanın yapılması gereklidir.
Sıralamış olduğumuz bu belgelerin tamamının toplanması ile tasfiyeye giriş süreci tamamlanmış olacak ve tasfiye sonu işlemlerine geçilecektir.
Tasfiye Sonu İşlemleri
Tasfiye sonu işlemleri için, şirket merkezinin yetkili olan organı tasfiye bilançosunun kabulüne dair karar almalıdır. Almış oldukları kararın aslı ve orijinal dilinden Türkçe’ye çevirilmiş iki nüshasının, şirket merkezinin bulunduğu ülkedeki noterler tarafından ve o ülkedeki Türk Konsolosluğu’nda veya “Yabancı Resmî Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılması Sözleşmesi” hükümlerine göre tasdik ettirilmesi. Ardından noter onaylı Türkçe çevirisi ile İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğüne verilmesi zorunludur.
Tüm bu işlemlerin yanında bir de tasfiye sonu beyanı hazırlanmalıdır. Söz konusu beyan şirketin merkezindeki yetkili organ tarafından onaylanmış, karar tarihi ile düzenlenmiş, tasfiye halinde şube kaşesi ile atanan tasfiye memurunun imzasının bulunduğu son ve kati bilançosunu içermesi gerekmektedir.